Reklamı Kapat
Anasayfa > Makaleler > Corona Günlerinde Medyanın Notu
Corona Günlerinde Medyanın Notu
18.05.2020 20:20

Tüm dünyayı sıkı ağlarla kuşatan medya, sıkıntılı günlerde de, refah günlerinde de insanlara en fazla ileti aktaran, onları yönlendiren, bir anlamda yaşamı yöneten araçlardır (Maier, 2018: 263). Corona günlerinde de medya, insanların en çok ilgi duyduğu ve yakından izlediği araçlar olmuştur.

Türlü sıkıntılarla başlayan 2020 yılının başlangıcından beri tüm dünyaya hızla yayılan corona virüsünün neden olduğu pandemi sırasında, medyanın her zamankinden daha fazla izlendiği belirlenmiştir (Vijay, G. and Gudavarthy, 2020). Tüm dünyayı kuşatan salgın herkesi kaygılandırmış, herkes gelişmelerden haberdar olmak için medyaya yönelmiş ve gelişmeleri, en kolay ulaşabildiği medyadan öğrenmeye çalışmıştır (La Garza, 2020). Herkes elindeki olanaklarla, değişik medya seçeneklerinden gazete, televizyon, sosyal medya ve diğer araçlardan pandemi ile ilgili gelişmeleri takip etmiştir. En kolay ulaşılabilen ve en yaygın ağlara sahip internet, corona günlerinde en çok kullanılan medya olmuştur (Khan ve Naushad, 2020). Özellikle sosyal medya araçları, bazen taraflı veya gayriahlaki bulunsa da, çok izlenmiştir.

Prof. Dr. Sedat Cereci’nin yönettiği, Türkiye’nin 23 ilinde yaşayan 820 kişiyle sosyal medya aracılığıyla yapılan bir araştırmada, corona virüs ve medya ilişkisiyle ilgili sorular sorulmuş ve yanıtlar alınmıştır. Van, Erzurum, Rize, Trabzon, Giresun, Samsun, İstanbul, Bursa, İzmir, Kocaeli, Afyonkarahisar, Muğla, Konya, Antalya, Mersin, Adana, Hatay, Şanlıurfa, Diyarbakır, Batman, Mardin, Elazığ, Ankara ve Eskişehir’de yaşayan ve rastsal olarak seçilen kişilerle yapılan görüşmelerde 3 temel soruya yanıt aranmıştır. 820 kişiye öncelikle, corona virüs ile ilgili rahatsız edici medya yayınlarının ne olduğu sorulmuştur. Katılımcıların çoğu (699 kişi), medyadaki tutarsız yayınların, siyasallaştırılarak belirli bir kişi veya grubun lehine yapılan yayınların, insanları demoralize eden yayınların, virüs ile ilgisi olmayan kişilerin yaptıkları konuşmaların rahatsız edici olduğunu belirtmişlerdir. Salgının açık oturum programlarına konu edilerek uzun uzun sohbet edilmesi, virüsün bir sohbet konusuna dönüştürülerek uzun süreler harcanması bazı kişilerce (128 kişi) olumsuz tepkilerle karşılanmıştır. Amaçsız tartışmalar her zaman insanları ahmak yerine koyarak aşağılamak olarak algılandığı için, onaylanmamaktadır (Sikora, 2018: 19). Corona günleri sürecinde de, gerek televizyon kanallarında, gerek sosyal medyada çok sayıda amaçsız tartışmalara tanık olunmuştur. Özellikle konuyla hiç ilgisi bulunmayan kişilerin iddialı konuşmaları büyük tepki toplamıştır.

Corona günlerinde yine tüm medyadaki uyarılar ve spotlar dikkatle izlenmiş, özellikle kamu spotları değerlendirilmiştir (Sanchez, 2020). “Hayat eve sığar” sloganı ve bu slogan üzerine kurulu spotlar, virüsten korunmaya yönelik uyarılar araştırmaya katılanların çoğunun (765 kişi) beğenisini kazanmıştır. Araştırmaya katılanların büyük bölümü, özellikle 14 kuralla ilgili spotları ve diğer yapıcı, moralize edici spotları beğendiğini belirtirken, bazı katılımcılar (208 kişi), ünlü kişilerin villalarından yaptıkları “evde kal” çağrısı içeren spotları ve maske takılıp takılmaması konusundaki tartışmaları itici bulduklarını söylemiştir. Pandemi sürecinde çoğunlukla gerilim içinde bulunan insanlar, kendilerini geren her türlü yayını olumsuz olarak değerlendirmiş, morallerini bozan tüm etkileri itici bulduklarını açıklamışlardır. İnsanı geren veya moralini bozan her türlü etki, doğal olarak itici karşılanmaktadır (Berardelli vd., 2019: 200). Corona günlerinde de her gün, her an sürekli izlenen medyadan yayılan olumsuz etkiler, insanları demoralize etmiş, germiştir.

Corona günlerinde bir kesim katılımcı (201 kişi), morallerini bozduğu için televizyon izlemediğini belirtirken, gündemi internet üzerinden izleyenlerin daha çok olduğu görülmüştür (310 kişi). 309 kişi de gelişmeleri hem televizyondan, hem internetten, bazen de diğer medyadan izlediğini belirtmiştir. Televizyon kanalları içinde de daha çok haber kanallarının izlendiği tespit edilmiştir. Katılımcılar genellikle, kendi görüşlerine yakın olan televizyon kanalını veya internet sitesini takip ettiklerini söylemiştir (Lauss, 2018: 11). İnsanlar her durumda, kendi karakterlerine, ideolojilerine, inançlarına yakın olan etkilere ilgi göstermektedir. Bu nedenle pek çok katılımcı, belirli medyayı takip ettiklerini, diğer medyanın taraflı veya ahlaksız yayınlar yaptığını savunmuştur.

Araştırmaya katılan katılımcıların kadın ve erkek oranları birbirine yakın tutulmuş (411 erkek, 409 kadın), kadın ve erkek katılımcıların tercih ve yanıtları arasında büyük farklar olmadığı görülmüştür. Sonuçta corona günlerinde medyanın başarı notu, çok yüksek ve doyurucu olmamakla birlikte, başka seçenekler bulunmaması insanları, medyayı izleyerek gündemden ve gelişmelerden haberdar olmaya yönlendirmiştir. İnsanlar, sorunlu ve gerilimli günlerde, kendilerini daha fazla geren, demoralize eden, taraflı ve ahlaksızca yayınlardan yakınmış; insanlara umut veren, moralize eden, yapıcı yayınları beğendiklerini vurgulamışlardır.


Kaynaklar

YAZAR HAKKINDA
Prof. Dr. Sedat Cereci
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi İletişim Fakültesi
En Çok Okunanlar
Dergi