Arjantinli ödüllü Görüntü Yönetmeni Pablo Rosso, TV yapımcılığına geçmeden ve ardından görüntü yönetmenliğine başlamadan önce Avrupa’da fotoğrafçı olarak çalışmaya başladı. Arkasına asla bakmadı ve muhtemelen en bilindiği çalışması normal ötesi REC film serisindeki oldu. İlk filmde yönetmenler Jaume Balagueró ile Paco Plaza’ya farklı bir karaktere sahip el kamerası görünümü yaratmalarında yardım etti. Hem ticari açıdan hem de eleştirilerde başarı kazanan filmin şimdiye dek üç tane devam filmi çekildi ve hatta Rosso 2009 yılında çektiği REC2 filminde kısa bir süre göründü bile. Rosso 2004 yılında Ourense Independent Film Festival’de Frío Sol de Invierno filmiyle AEC En İyi Sinematografi Ödülünü kazandı.

Rosso’nun en son projesi, Álex de la Iglesia tarafından yazılıp yönetilen HBO Europe dizisi 30 Coins’in ilk bölümü 77. VENICE International Film Festival’de gösterildikten sonar HBO Europe’ta yayınlandı. İlk sezonuna gelen tepkilerin çok olumlu olduğu 8 bölümlük mini dizi, kilise tarafından uzak bir köye sürülen bir cinci hocanın maceralarını anlatıyor. Ana çekimler 26 hafta sürdü ve çoğunlukla VENICE kamerayla S-Log3 kullanılarak çekili ve ardından P3’te renk derecelendirme işlemi yapıldı. Dizide çok miktarda görsel efekt olduğu için, kayıt kalitesini en yüksek düzeye çıkarmak amacıyla X-OCN XT kodek kullanıldı. 

Devrim gibi zamanlar

Rosso tüm yaşamını görüntülerle çalışarak harcadı ve sinematografi son 100 yılda çok az değişmiş olsa da, işlerin bugün farklı olduğunu yansıtıyor. 

“Son 10 yıldır her gün değişim oluyor. Ve evet, bir devrim sürecinde olduğumuza ikna oldum.”

Yeni gamma eğrileri, bit derinlikleri ve renk alanları sürekli yaratıcı olanakları yeniden belirlediği bir dünyada Rosso Sony’nin mühendislerden çok yaratıcılar için araçlar geliştirme çabalarını takdir ediyor. 

“Araçların kullanımları giderek kolaylaşıyor. Sony’nin yaratmakta olduğu yeni araçlar teknik özelliklerden ziyade tamamen fikirler üzerine odaklanıyor. Konu gölge ve parlak ışıkların yönetimi olunca VENICE sıra dışı bir kaliteye sahip. Gerçekten üstün bir çözüm, ama her şeyden önemlisi Dual ISO. Buna şüphe yok. Örneğin High ISO tabanını seçerseniz gölgeler ve parlak alanlar için çok daha fazla yeriniz oluyor. Kameranın çok beğendiğim diğer bir özelliği, sekiz adıma kadar çıkan dahili ND filtreleri.”

Aslında Rosso VENICE kameranın dahili ND filtre sisteminden, sadece dereceli geçiş gerektiği istisnai durumlar dışında çekimlerin çoğu kısmında harici filtreler kullanma gereğini ortadan kaldırdığı için etkilendi.

Kısa süre

Ana çekimlerin plan çizelgesi Rosso’nun bugüne dek çalıştığı en kısa sürelisiydi, bu nedenle VENICE kamerayla çalışmanın hızlı olması önemli bir avantajdı. 

“Bütün caddeyi arka planda meydanla çekecek kurulumu yaptıktan sonra caddenin tam tersinden arka planda köyün girişi olacak şekilde çekim yapıyorduk. Bu koşullarda neye ihtiyacınız olabilir? İlgilenecek zamanınızın olmadığı ayrıntıları yönetebilen bir çekim aracı. İşte VENICE böyle araçlardan birisi. Yüksek hassasiyeti ve üstün sinyal yönetimi son derece üst düzeyde.”

Çekimin kalitesi, istenen görünümü elde edebilmek için post prodüksiyonda geniş esneklik sağladı.

“Bir kez daha belirtmek isterim ki bu kameranın üstünlüğü, başlangıç noktası olarak seçebileceğiniz Dual ISO sunması; 500 veya 2500. 2500 ISO inanılmaz. Ve gürültü düzeyi. Resmi büyütürseniz birazcık daha belirginleştiğini görürsünüz. Ama normal tam ekranda neredeyse ihmal edilebilir düzeyde. Görüntüde hiç gürültü olmadığını söyleyebiliriz.”